Çarşamba, Aralık 15, 2010

You remember that guy?

Hayatınızda ara sıra saklanmak için küçük bir yer istiyorsanız, sadece 2 saatliğine etrafınızda zaman dursun ve siz bir nefes alın diyorsanız, problemleriniz var demektir.
Ele geçiriliyorsunuz demektir. Size doğru geliyorlar demektir.
Dün, bugün ve yarın birbirinden çok farklı.

"Kaplan'ın gözü"nü yitiriyorsunuz demektir.

Biraz nostaljik olacak belki ama bu bana Mick'i hatırlatıyor. Der ya Rocky'ye;

"Senin başına bir savaşçının başına gelebilecek en kötü şey geldi; medenileştin."

Rocky hayatının dayağını yer. Gözündeki bakışı, içindeki ateşi, kendisini hiç ellerini kaldırmadan gard almamasına rağmen on beş raund boyunca dayak yerken ayakta tutan inancı kaybeder. Hayatta kalan değil, yaşayan olur. Medenileşir. Gerçekten de başına bir savaşçının başına gelebilecek en kötü şey gelir.

Rocky hayatının dayağını yer.

Ve bir gün ciğeri beş para etmez bir herif Rocky'e duvardaki kocaman bir resmi gösterip sorar;

"You remember that guy Rock?"

Rocky bakar, şampiyonluk maçından önce çekilmiş kendi resmidir.

Rocky hayatının dayağını yer.